Miras Hukuku
Miras Hukuku, insanların ölümlerinden sonra malları üzerinde yapmak istedikleri ölüme bağlı tasarrufları ve ölümleri halinde, gaipliğine karar verilmesinden sonra veya ölüm karinesinin varlığı halinde mirasa konu mallarının (tereke) yasal mirasçılar ve diğer mirasçılar arasında ne şekilde paylaştırılacağını, borçlarının nasıl ve hangi sırayla ödeneceğini inceleyen bir özel hukuk dalıdır.
FAALİYETLERİMİZ
⦁ Mirasın Reddi,
⦁ Ölüme Bağlı Tasarrufların İptali Davaları,
⦁ Tereke Davaları,
⦁ Mirasçılık Belgesinin Alınması,
⦁ Mirasçılıktan Çıkarılma Davaları,
⦁ Mirastan Feragat Davaları,
⦁ Miras Sözleşmeleri,
⦁ Vasiyetname Düzenlenmesi ve İptali Davaları,
⦁ Miras Taksimi Sözleşmesi ve Davalarının takibi
Gerçek bir kişinin ölümü veya gaiplik durumlarında kişinin mal varlığını düzenleyen hukuk dalına Miras Hukuku denilmektedir. Özel hukuktan bahsedildiğinde en geniş alana sahip olan medenin kanunun bir alt dalı olarak yer alan Miras Hukuku davalarında ayrıntılarının fazla olmasından dolayı uzun bir süreç gerekmektedir. Miras hukuku alanındaki davaların ve sorunların çözümü için büromuzda görev yapan Beylikdüzü miras avukatı bulunmaktadır. Sıklıkla karşılaşılan miras hukuku davalarının bazıları şu şekildedir;
- Mirastan Mal Kaçırma,
- Mirasta Mal Paylaşımı,
- Mirasta Saklı Pay,
- Tenkis Davası,
- Mirasın Reddi,
- Vasiyetnamenin İptal Edilmesi ve Düzenlenmesi.
Yukarıda sıraladığımız miras hukuku sorunlarının çözülmesinde ilgili mahkemeler görev yapmaktadır. Miras hukukunda kabul edilen iki tür yasal mirasçı bulunmaktadır. Bunlar;
- Yasal Mirasçı: Kanun gereği mirasçı olan ve kanunda gösterilen kişilerdir.
- Atanmış Mirasçı: Atanmış mirasçılık vasiyetname veya miras sözleşmesi ile oluşmaktadır. Vefat eden kişi ölmeden önce vasiyetname hazırlayarak veya miras sözleşmesi düzenleyerek kanuni mirasçılardan başka kişilere de kendisine mirasçı tayin etmesi sonucunda mirastan pay almaya hak kazanan kişilere denir.
Bir kimsenin çok sayıda kan hısmı bulunabilmektedir. Böyle bir durumda kimin mirasçı olacağı konusunu kanunda düzenlenmiştir. Kanunumuzda, kan hısımları gruplara ayrılmaktadır. Bu gruplandırmaya zümre sistemi denmektedir. Hukukumuzda ilk üç zümreye yasal miras hakkı tanınmaktadır. Bunlar;
- Birinci Zümre: Miras bırakanın alt soyudur. Çocukları, torunları, torun çocuklardır.
- İkinci Zümre: Miras bırakanın anne ve babası ile bunların alt soyudur. Miras bırakanın kardeşleri, yeğenleri, kardeş torunlarıdır.
- Üçüncü Zümre: Miras bırakanın büyükanne, büyükbabaları ve bunların alt soyudur. Amca, hala, teyze, dayı ve bunların çocuklarından oluşur.
Mirasın nasıl paylaşılacağının düzenlendiği bir sözleşmedir. Sözleşmenin amacı mirasçıların paylarını belirlemektir. (mirasçıların tamamının bir araya gelerek hazırladıkları yazılı bir sözleşmeyle terekeye giren mal varlığını kendi aralarında paylaşmalarını sağlayan bir sözleşmedir)
Türk Medeni Kanunu’nun 598.maddesinde düzenlenen veraset ilam dilekçesi diğer adı ile mirasçılık belgesi Miras bırakanın mirasçıları ve bu mirasçıların miras payı oranlarını gösteren belgedir. Miras bırakanın ölümünden sonra yapılacak ilk iş, bu belgenin düzenlenmesidir.